• bravo'da yayinlanmaya baslanan project runway su hepsi birbirinden farkli, birbirinden cilgin bir grup insanin katildigi, yavas yavas aralarindan birilerinin elendigi, zorlu sartlar altinda, stresli ortamlarda kiran kirana (klisenin ustasiyim) cekismelerin gectigi yeni nesil yarisma programlarindan biri. bir grup kadin ve erkek moda tasarimcisi parsons school of design'da bir atolyeye kapanip cesitli projeler gelistirip, verilen problemleri cozmeye calisacaklardir, olaylar gelisir. misal innovation diye bir problem mi sunuldu? bir gecede kiyafet tasarlamalari gereken yarismacilar gristedes'e goturulduler, ki bilmeyenler icin gristede's in super market oldugunu soylemeliyim- falafel ekmegi ile, utu masasiyla cilgin tasarimlar pesinde kosanlar, yesil biberle ise koyulanlar oldugu gozlemlendi. yarismacilara bakacak olursak erkeklerin hepsi gey ve aralarinda en gey olani numarasiz sise dibi gozlukleriyle austin. butun grubun ayar oldugu tek malzeme dus perdesiyle calisan mario adli eleman haliyle tavriyla tam bir laid back amerikali portresi ciziyor. benim favorim ise houston texas'tan katilan berrrrbat taklit ingiliz aksaniyla odule aday vanessa. yine bu memlekette cok makbul oldugu uzere en guzel sallayan, yaptigi ise oldugundan fazla deger bicip ustunde en uzun konusan kazanacak onu biliyorum ama istiyorum ki esas meslegi avukatlik olan kucuk ceneli sevimli starr yarismayi kazansin; bir de biri su kendini begenmis orospu cocugu daniel'i evire cevire dovsun, kicina dikis ignesi batirsin.

    erkek okuyucu icin hemen ozet geceyim: yarismacilar modellere kiyafetleri giydirip cikarirlarken soyunma odasi atmosferi yasaniyor, got bas gozukuyor.
  • sunuculugunu yapan heidi klum'un elenenleri auf wiedersehen diyerekten yolcu ettigi, izleyenlerin akina almancaya ne gerek vardi ya simdi, almayada miyiz kardesim gibi soru getiren, oldukca ilginc yarisma.
  • ikinci sezonunun basinda new york times'i icindeki "gay" sayisi yuzunden mesgul eden program. neredeyse gay olmayan erkek yok gibi, ve sonucta da basarili olanlarin ya da basarili "bulunanlarin" cogu gercekten de gay. sonlarda ilk dortte iki kadin iki gay ile ortalamayi yakalayabilmistir bu guzide program. her sene kendilerine yeni bir "jay" bulacaklar sanirim sira bu sezon da "santino" denilen uzun sure hintli sandigim bir adam var, ayni "jay" gibi kendine has diyelim. yalniz anna wintour denilen kadinin fa$izanligi uzerine isleyen bir endustride kazanip cikinca ne kadar basarili olabilecekleri de merak konusu, zira ilk sezonun birincisini elle dergisindeki halinden sonra ne gordum, ne duydum.
  • digiturk'ün show plus kanalında yayınlanmaya başlanacak olan yarışma.
  • birsuru insanin sekere kosan karincalar gibi paranin ardindan kostuklari en cok kimi seviyorsunuz yarismalarindan kesinlikle ayri tutulmasi gereken rekabet ortami. bu insanlar yaraticiliklarini, birseyler yaratma azimlerini gostermek ve mumkun olduklarinca kendileri gibi kalmak icin bu projeye katilmislar, secilmisler. kesinlikle izlemesi cok zevkli, kazanan halk oylamasi ile degil uzman kisilerce belileniyor cok sukur ki. ayrica karincalarin hemen hemen hepsi kotu cizgi film karakterleri tadinda oldugundan yillardir orda burda duydugumuz moda dunyasinin acimasizliginin ne menem birsey oldugunu da anlamis olduyoruz. surdan fikir edinebilrsiniz:
    http://www.bravotv.com/project_runway/
  • turkiye'de de proje moda adi altinda star'da yayinlanmaya başlayacak olan yarisma...
  • tanimi:
    moda anlayisi her allahin gunu giydigi kotu ayda bir yikamaktan ibaret olan biri olarak bu kadar fanatigi olmami bos gezenin bos kalfasi olmamla aciklamaya calisirken gordum ki aslinda her tur insani zivanadan cikarabilecek bir programmis. bugune kadar entelizani, akademisyeni olsun, mahallenin kabadayisi gecineni olsun kimin onunde acip izlediysem kendine esir etti, nice akli basinda insanimizi ziyan etti bu proce.

    aktif maddeleri:
    her ne kadar bugune degin igrenc igrenc seyler yaratan bir kac insani sirf drama devam etsin diye tuttuklari gun gibi asikarsa da gerilim olayinin bokunu cikarmiyorlar bir kere. juri uyeleri laflarini esirgemeyen tipler de olsalar, gene bir denge soz konusu, terbiyesizlesip cirkeflesmiyorlar, efendilik sinirlari icinde olup bitiyor olay. haliyle goze oldukca hitap eden ayrica takdir hisleri uyandiran bir yarisma. mankeni olsun, abuk sabuk malzemelerden yapilan kiyafetleri olsun. eh yarisanlar modaci olunca manyagi ruh hastasi da bol oluyor, kimini severek kimini allah senin belani versin itt diyerek takip ediyoruz, bir sonraki bolumu hasretle bekliyoruz.

    asiri doz belirtileri:
    programi sizin kadar cok izlemis bir arkadasla insan icine cikinca direk milletin kiyafetlerini elestirmeye baslamak, bi kere o tayt olmus mu simdi o elbisenin altina, salak o pantolon kac sene oncesinin modasi, hmm hip imaj yapmaya calismissin ama cok fazla susleyip bezemissin, biraz edit etmeliydin… seklinde carcarcar konusup durmak. bu esnada gomlegimizdeki spagetti sosuna, ayakkabilarimizin partalligina, omuzumuza astigimiz onbes senelik cantaya bakmiyoruz tabii. neden? cunku egonun dibine vurmus bu designer bozuntularini izleye izleye biz de kendimizi bok saniyoruz artik!

    arkadasla yapilan bu fikriyat alisverisi sirasinda yaninizdaki programdan bihaber insanlarin “hasta misin nesin be” “lahavlevelakuvvete” seklindeki kotu bakislarina maruz kalmak.

    ileriki safhalarda mood’a alisverise gitmek istemek, ve hatta dugme alma bahanesiyle gitmek, mekanda durduk yere sacma sapan heyecan yapmak, tim gunn fotograflarina filan bakip ricky martin gormus 12lik kizlar misali ciglik cigliga el cirpmak, milletin lahavle, yahut wtf oh cizuz kirayst seklindeki bakislari altinda mekani terk etmek, eldeki mood torbasini hatira olarak yatagin basucuna asmak.

    birilerinden en ufak bir elestiri aldiginizda this is who i am as a designer taaam maaaa cevabini yapistirip aglamakli bir ifade takinmak.

    geceleri yataga yatinca su heidi klum da ne zaman yaslanacak, sarkacak, dombililesecek kardesim ya gibi sorularin beyinde donup durmasindan mutevellit uykusuzluk.

    edit: son safha bu sanirim... bir arkadasim project runway yarismacilarini facebook arkadasi olarak eklemeye basladi. ben de bokunu cikartan tek benim saniyordum, cok sukur daha o kadar kacirmamisim kecileri. varsin heidi klum yuzunden uykusuz geceler gecireyim.
  • insanı ''her genç kızın rüyası neden gerçekten de bir dikiş makinası olmasın ayol?'' diye ciddi ciddi düşündüren reality show. ben bu yarışmanın müptalası oldum, manyaa oldum a dostlar. yatıyorum tim gunn, kalkıyorum nina garcia. yarışmacılar fenalık geçirdi, ben geçirmedim, bir gecede kaç sezon devirdim bir ben bilirim. üstelik ajitasyon yooğ, drama yooğ! hak eden de kazanmasın mı sana! sırf mood'dan düğme almak için nev yorka gidesim var.
hesabın var mı? giriş yap